您好,欢迎光临洁博士南京环保设备有限公司网站!
物业保洁、生产车间、商场超市的共同选择
全国服务热线:400-060-1680
Türk Hukuk Tarihi 2 dersi ile İslam Osmanlı hukukunda gerçek kişiler, kölelik, vakıflar, nişanlanma, evlenme, boşanma, şer’i miras hukuku ve adi intikal, Osmanlı arazi çeşitleri, tımar sistemi ve özellikleri, Tanzimat sonrası Osmanlı Hukuku ve bugünkü hukuk sistemine geçiş süreci öğretilmektedir. Bu şekilde, söz konusu kural ve müesseselere neden ihtiyaç duyulduğu, nasıl değişikliklere uğradığı ve hangi nedenlerle ortadan kalktığı kavratılmaktadır. Öğrencilere özellikle güçlü ve zengin bir hukuk kültürü, hukuk nosyonu ve hukuk düşüncesi kazandırmayı gaye edinen ders ile aynı zamanda değişen şartlar ve ihtiyaçlar sonucunda pozitif hukuk bir süre sonra yetersiz hale geldiğinde, yetersiz kalan hukuku güncelleştirmek için gerekli olan derin bir hukuk mantalitesinin öğretilmesi hedeflenmektedir. Yine bahsi geçen ders ile Türk hukuk devriminin neden gerekli ve önemli olduğunun öğretilmesi amaçlanmaktadır. Ayrıca özellikle vakıflar ve miras hukuku konusunda 1926 yılında Medeni Kanunun kabulünden önceki döneme ait ve günümüzde devam eden davalarda Osmanlı hukuku ilkeleri uygulandığı için bu konuda öğrencilerin bilgilendirilmesi amaçlandırılmaktadır. 1982 Türk Anayasasına göre Türkiye Cumhuriyeti Devletinin dayandığı temel ilkeleri, 1982 Anayasasının benimsediği temel hak ve hürriyetler sistemini ve devletin temel organlarının (yasama, yürütme ve yargı) kuruluş ve işleyişini, Anayasa Yargısını ve Anayasanın değiştirilmesi usulünü öğretmektir. Kurumlara ve/veya yetkili kıldıkları kişi ya da merciler ile somut olayın şartlarına göre yurtdışında olup olmamasından bağımsız olarak ilgili üçüncü kişi ve kurumlara aktarılabilecek ve ilgili mevzuatta belirlenen süreler boyunca saklanıp gerekli işlemlere tabi tutulabilecektir. Bu noktada önemle belirtmek isteriz ki, idarenin tüm eylem ve işlemlerinin kamu yararı amacıyla tesis edilmesi ve gerek esas gerekse usul yönünden hukuka uygun olması gerekir. Fakat bazı hallerde idari işlem tesis edilirken usuli birtakım kurallar görmezden gelinmekte olup, bu durum, idari işlemi, hukuka aykırı hale getirmektedir. Söz gelimi, işletmenin faaliyetten men edilmesine ilişkin yetki, mahallin en büyük mülki amirine aitken işyerinin doğrudan kolluk tarafından kapatılması mevzuata aykırıdır.
(6) Bu maddeye göre belirlenen yaptırımlar hakkında, Cumhuriyet savcısı tarafından, koşullarıbulunması hâlinde 231 inci madde kıyasen uygulanabilir. (3) Cumhuriyet savcısı tarafından seri muhakeme usulünün uygulanması şüpheliye teklif edilir veşüphelinin müdafii huzurunda teklifi kabul etmesi hâlinde bu usul uygulanır. (4) Kaçak yakalandığında veya kendiliğinden gelerek teslim olduğunda elkoymanın kaldırılmasına karar verilir. (4) Bu işlemler sırasında sanığın müdafii veya kanunî temsilcisi veya eşi hazır bulunabilir. (3) Hükmün gerekçesi ve varsa karşı oy gerekçesi, tümüyle tutanağa geçirilmemişse açıklanmasından itibaren en geçonbeş gün içinde dava dosyasına konulur. C) Belli yerlere gitmekten yasaklanmasına, belli yerlere devam etmek hususunda yükümlü kılınmasına ya da takdir edilecek başka yükümlülüğü yerine getirmesine, karar verilebilir. (2) Cezanın artırılmasını veya cezaya ek olarak güvenlik tedbirlerinin uygulanmasını gerektirecek hâller, ilk defaduruşma sırasında ortaya çıktığında aynı hüküm uygulanır. (1) Sanık, suçun hukukî niteliğinin değişmesinden önce haber verilip de savunmasını yapabilecek birhâlde bulundurulmadıkça, iddianamede kanunî unsurları gösterilen suçun değindiği kanun hükmünden başkasıyla mahkûmedilemez. (9) Derhâl beraat kararı verilebilecek hâllerde durma, düşme veya ceza verilmesine yer olmadığı kararı verilemez. (6) Yüklenen suçu işlediğinin sabit olması halinde, belli bir cezaya mahkûmiyet yerine veya mahkûmiyetin yanı sıragüvenlik tedbirine hükmolunur. Dolayısıyla, faile ceza verilmemesi hallerinde, ceza verilmesine yer olmadığı kararı verilir.
Çok istediğimiz doğa ihtisas mahkemesi kurulmaması bile bu konuda karar veren bakanlığın taslağı hazırlayan uzmanların ne kadar konuya uzak ve duyarsız olduğunu göstermektedir. Uzmanlaşmış mahkeme kurulmadığı için çoğu zaman ağacın derenin doğanın hayvanın hakkını savunabilecek anlatabilecek konuya hakim hatta bu konuda son derece hassas hukukçular standart bakış vizyonun ötesine geçmediği için emsal kararlar çıkamayacak içtihatlar oluşmayacak hayvan ve doğa hakları orada burada kağıt üzerinde kalması istenmiştir. Çünkü bu gibi hareketlerin olası devlete karşı bir eyleme de dönüşmesi istenmeme ruhu ve korkusu hakimdir. Birisi mülkiyet hakkının toplum yararına aykırı olamaması diğeri de mülkiyet hakkının kötüye kullanılamamasıdır. Bir diğer değişle hissedebilen varlıklar olarak kabul ettiğimiz hayvanlar üzerinde dilediğinde onları sömürebilme yetkisi ise nedense hele bizim yasalarımızda açık ve net şekilde sınırlandırılmamıştır. Vicdanen belki şu kadarını söyleyebiliriz , evet bir kişi bir sandalyesinin ayağını kesebilir fakat sahip olduğu ineğin ayağını ayni hakka sahip diye kesememesi gerekir. Fakat biz hayvan dostlarımıza da eşya muamelesi yapıp onların bir sandalye ya da bir arabadan farklı olarak hissedebilen , duyguları olan varlıklar olduğu istisnasını getirmediğimiz sürece , usus fructus abusus dediğimiz üç temel hakkın da malik olarak sonuna kadar kullanılmasında engel yoktur. Dileyen dilediğini ayni hak ayrıcalığına sahip olduğu için kendi eşeğinin gözünü de oyabilecek , bir köpeğin kuyruğunu da daha güzel olsun diye kesebilecek , bir ineği de sonuna kadar sömürebilecektir.
Sulh ceza hâkimi istenilen işlem hakkında, kanuna uygun olup olmadığını inceleyerek karar verir ve gereğini yerine getirir. (1) Cumhuriyet savcısı, doğrudan doğruya veya emrindeki adlî kolluk görevlileri aracılığı ile her türlü araştırmayıyapabilir; yukarıdaki maddede yazılı sonuçlara varmak için bütün kamu görevlilerinden her türlü bilgiyi isteyebilir. Cumhuriyet savcısı, adlî görevi gereğince nezdinde görev yaptığı mahkemenin yargı çevresi dışında bir işlem yapmak ihtiyacı ortaya çıkınca, bu hususta o yer Cumhuriyet savcısından söz konusu işlemi yapmasını ister. (2) Hâkim veya mahkemenin kayyım hakkında takdir etmiş bulunduğu ücret, şirket bütçesinden karşılanır. Ancak, soruşturma veyakovuşturma konusu suçtan dolayı kovuşturmaya yer olmadığı veya beraat kararının verilmesi halinde; ücret olarak şirket bütçesinden ödenen paranın tamamı, kanunî faiziyle birlikte Devlet Hazinesinden karşılanır. (2) Kaçınma hâlinde bu şeyin zilyedi hakkında 60 ıncı maddede yer alan disiplin hapsine ilişkin hükümler uygulanır. Ancak, şüpheli veya sanık ya da tanıklıktan çekinebilecekler hakkında bu hüküm uygulanmaz. (1) Soruşturma evresinde şüphelinin tutukevinde bulunduğu süre içinde ve en geç otuzar günlük süreleritibarıyla tutukluluk hâlinin devamının gerekip gerekmeyeceği hususunda, Cumhuriyet savcısının istemi üzerine sulh cezahâkimi tarafından 100 üncü madde hükümleri göz önünde bulundurularak, şüpheli veya müdafii dinlenilmek suretiyle kararverilir. Madde 100 – (1) Kuvvetli suç şüphesinin varlığını gösteren somut delillerin ve bir tutuklama nedeninin bulunması halinde, şüpheli veya sanık hakkında tutuklama kararı verilebilir. İşin önemi, verilmesi beklenen ceza veya güvenlik tedbiri ile ölçülü olmaması halinde, tutuklama kararı verilemez. (2) Yakalanan kişi, en geç yirmi dört saat içinde yetkili hâkim veya mahkeme önüne çıkarılamıyorsa, aynı süre içindeyakalandığı yer adliyesinde, mevcut değil ise en yakın adliyede kurulu sesli ve görüntülü iletişim sisteminin kullanılmasısuretiyle yetkili hâkim veya mahkeme tarafından bu kişinin sorgusu yapılır veya ifadesi alınır. (6) Gözaltı süresinin dolması veya sulh ceza hâkiminin kararı üzerine serbest bırakılan kişi hakkında yakalamayaneden olan fiille ilgili yeni ve yeterli delil elde edilmedikçe ve Cumhuriyet savcısının kararı olmadıkça bir daha aynı nedenleyakalama işlemi uygulanamaz.
MADDE 31- Kişiler ve siyasî partiler, kamu tüzelkişilerinin elindeki basın dışı kitle haberleşme ve yayım araçlarından yararlanma hakkına sahiptir. Tutuklanan kişilerin, makul süre içinde yargılanmayı ve soruşturma veya kovuşturma sırasında serbest bırakılmayı isteme hakları vardır. Serbest bırakılma ilgilinin yargılama süresince duruşmada hazır bulunmasını veya hükmün yerine getirilmesini sağlamak için bir güvenceye bağlanabilir. Yakalanan veya tutuklanan kişilere, yakalama veya tutuklama sebepleri ve haklarındaki iddialar herhalde yazılı ve bunun hemen mümkün olmaması halinde sözlü olarak derhal, toplu suçlarda en geç hâkim huzuruna çıkarılıncaya kadar bildirilir. Bu hükümlere aykırı faaliyette bulunanlar hakkında uygulanacak müeyyideler, kanunla düzenlenir. (2) Soruşturma ile tutuklu işlere ilişkin kovuşturmaların ve ivedi sayılacak diğer hususların tatil süresi içinde nesuretle yerine getirileceği, Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulunca belirlenir. (1) Kanunun aynı maddesinde yer almış sınır içinde olmak üzere cezanın değiştirilmesi amacıylayargılamanın yenilenmesi kabul edilemez. (2) Sanık, müdafii, katılan ve vekilinin dosyada varolan adreslerine de davetiye tebliğ olunamaması veya davetiye tebliğ olunmasına rağmen duruşmaya gelmemeleri nedeniyle bozmaya karşı beyanları saptanmamış olsa da duruşmaya devam edilerek dava yokluklarında bitirilebilir.
Alan yeri kanada olan web sitelerini kriminal kod ile şifreleyip , denetimini sağlamaktadır. Web sitelerini dünyaya açılması halinde , denetim sağlamak için kullanılan kriminal kodun kırılma olasılığı olduğu için özellikle hayır işleri , gösteri ve bireysel alanda kurulan bahis ve kumar sitelerinin dünyaya açılmasını engellemektedir. Kanada yasalarına göre bilişim ortamlarında oynanan sanal kumar ve pin up giriş ile ilgili oluşan yasaya aykırılıklar için yetkili tek mahkeme “Prince Edwards Island Supreme Court” yani Prens Edward adası yüce mahkemesi görevli mahkemedir. Bu kuruluşların internet ortamındaki yayınlarına devam edebilmeleri için Türkiye Cumhuriyeti Devletinin yargı yetkisi altındaki diğer kuruluşlar gibi Üst Kuruldan yayın lisansı, bu kapsamdaki platform işletmecilerinin de yayın iletim yetkisi alması zorunludur. (1) Gerçek ve tüzel kişiler, kendileri hakkında şeref ve haysiyetlerini ihlâl edici veya gerçeğe aykırı yayın yapılması hâlinde, yayın tarihinden itibaren altmış gün içinde, üçüncü kişilerin hukuken korunan menfaatlerine aykırı olmamak ve suç unsuru içermemek kaydıyla, düzeltme ve cevap yazısını ilgili medya hizmet sağlayıcıya gönderir. Medya hizmet sağlayıcılar, hiçbir düzeltme ve ekleme yapmaksızın, yazıyı aldığı tarihten itibaren en geç yedi gün içinde, cevap ve düzeltmeye konu yayının yapıldığı saatte ve programda, izleyiciler tarafından kolaylıkla takip edilebilecek ve açıkça anlaşılabilecek biçimde düzeltme ve cevabı yayınlar. Düzeltme ve cevap hakkı doğuran programın yayından kaldırıldığı veya yayınına ara verildiği durumlarda, düzeltme ve cevap hakkı, yedi günlük süre içinde anılan programın yayın saatinde kullandırılır. (5) 250 nci madde kapsamına giren suçlarda, yakalananlar için 91 incimaddenin birinci fıkrasındaki yirmidört saatlik süre kırksekiz saat olarakuygulanır. Anayasanın 120 nci maddesi gereğince olağanüstü hâl ilân edilenbölgelerde yakalanan kişiler hakkında 91 inci maddenin üçüncü fıkrasında dörtgün olarak belirlenen süre, Cumhuriyet savcısının talebi ve hâkim kararıylayedi güne kadar uzatılabilir. Yargının temel işlevi de, aktörlerdeki kuşkuların birlikte giderilmesine odaklanmış bulunmaktadır. Bu süreçte hukuki terimler/kavramlar, argümanların geçerliği, vargıların doğruluğu ve adalet/adaletsizlikler önemli odaklar olarak belirmektedir.